13 Nisan 2012 Cuma

TABLA KABAK

Beni cok eskilere götürdü bu kabaklar rahmetli babaannem bizköye gidince sobanin firinina atardi orda piserdiler kabugunun bir tarafini kirar kasik yapar geri kalan kabagi yerdik. Seker ne eklemeden üzeride kizarmis bir lezzetli olurduki. Paylasan arkadasima cok tskediyorum ve onun
bloguna ziyarete göndetiyorum :)benimdenizim






Günaydın herkese.... Burdan görüyorum hepinizi hafta sonu geldi diye çok sevinçlisiniz. İki kör misali.. Bu espiri nedir diyeceksiniz. "Gözleri görmeyen iki kişi oturmuşlar dolma yiyorlarmış. Biri öbürüne demişki neden dolmaları iki iki yiyorsun demiş, öbürü şaşırmış ben tek tek yiyorum nasıl görüyorsun demiş. Oda ben iki iki yiyorumda senide öyle yiyor sandım demiş" Onun hesabı bende hafta sonu geldi diye seviniyorum ya sizleride öyle düşünüyorumm....
Gelelim tatlımıza. Bu nasıl bir kabak tatlısı diyeceksiniz. Bizim buralarda beyaz kabağın yanında kara kabak dediğimiz türden bir kabak daha yetişir. bunun pişirilmesine biz tabla kabak deriz..

Yapılışı:
1 tane kara kabak iyice yıkandıktan sonra elimiz büyüklüğünde parçalara ayrılır. Kabuğu soyulmaz.İçinin çekirdekli kısmı temizlendikten sonrada kabuklu kısmı üste gelecek yekilde geniş bir tencereye yerleştirilir. Birazcık su konulur ve tencerenin kapağı kapatılarak pişirilir. Ilıdıktan sonra parçalar tepsiye döşenir.Yerken üzerine şeker serpilerek yenir. Afiyet olsun.
Bu kabak bizim köylerde hiç bir işlem yapılmadan ekmek yaptığımız fırına ekmeklerle birlikte konulur. Fırın tamamen soğuduktan sonra kabak çıkartılır kabuğu kırılarak yenir oda çok güzel oluyor..
"74.P.D.Ç.S." Etkinliğine ev sahipliği yapan Paşasofram' a, "Çay Kahve Bahane" Etkinliğine ev sahipliği yapan Marifetane' ye ve "Yöresel Lezzetler" Etkinliğine ev sahipliği yapan Safiye' ye gönderiyorum. Kolay gelsin arkadaşlar...

0 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Blogger Template by Clairvo